Bir not yazmak istiyorum ama ne yazacağımı bilemiyorum... o yüzden şunu yazacağım.. vazgeçtim..

vazgeçmek pek bok bir durumdur... çünkü önce karar vermişsindir.. sonra vazgeçmişsindir.. demek ki yanlış bir karar vermişsindir ya da doğru verdiğin bir karardan vazgeçmişsindir.. iki ucu boka değmiş değenektir.. umarım daha az boka bulunan ucundan tutuyorsundur.. ne kadar ilginçtir ki bir değeneğin iki ucunu da boka değdirebilmişiz...

asıl önemli olanın vazgeçmekten vazgeçmek olduğunu söylersem aslında bir bok söylememiş olurum.. işte bunu söyleyip açıklarsam iki ucu boka değdirmiş olurum.. demek ki olabilirmiş.. olsun...

"brokoli gibi bir şey işte.. yesen bok gibi yemesen ne güzel.. ama sağlıklı diye bir şey duymuştum.. olsun yine de yememek ne güzel.."

bunun gibi bir cümle kursam, brokoli savunucuları tepeme üşüşecek.. o yüzden demiyorum.. sadece desem mi diye aklımdan geçiriyorum.. ama bunu aklımdan geçiriyor olmam bile kutsal sebze brokoli severler tarafından yargılanmama yeter... "neyse ki hiç brokoli yemedim.. ohh ne güzel" de diyebilirim ama onu da demiyorum...

neyse bu zaten legolardan ev yapmak gibidir.. legodan ev yapmak insan bünyesine brokoliden daha faydalı bir şeydir.. çünkü legodan ev yapmak boktan değildir...legodan ev yapmak istemezsen başka bir şey de yapabilirsin.. legodan en çok "şey" yaparsın zaten... "şey" dediğin kelime lego ile anlamlıdır... hayatım boyunca legolarla hep bir şeyler yaptım.. ama ne yaptım bilmiyorum.. lego bu yüzden keyiflidir.. bir şeydir.. ama brokoli bir şeye benzemez...

sonuç olarak diferansiyel denklemler oldukça zor şeylerdir...