Bağlamsız Yazı

Gün geçmiyor ki, yazacak bir şey görmeyeyim şu hayatta. Etrafıma bakıyorum, hatta bunun için bazen gidip “özel yer”ime oturuyorum. Önümden bir sürü insan geçiyor. Hepsi için olmasa bile bazılarının hayatlarını anlatıyorum kendime, sadece yürüyüşünden, giydiklerinden ve suratlarından esinlenerek. Saçma ötesi… Ön yargılar ile donatılmışım, çok donanımlıyım… ne kadar donanım  o kadar domalım…

Dünya üzerinde ne kadar yanardağ var? bilmiyorum… birinin eteğinde yaşamak hele hele bir adanın üzerinde bir volkanın eteğinde yaşamak çok ilginç olabilirdi. Hastalıklı düşünme halinin kendisi bu olsa gerek…

Telefonlar radyasyon yayar ve otobüsleri bozar. Bu iki durumun birbiri ile hiç alakası yok ama telefonlarımız bunları yapabilir. Otobüsü, uçağı bozma konusunda bilgi sahibiyim. Burada olasılık hesapları yaptığımızda, devede kulak diyebiliriz.

Deve ve kulak ikilisinin anlatmaya çalıştığı şey devenin çok büyük olduğu varsayımı üzerinden yürüyen bir şey. O yüzden deveden büyük fil var ulan diyorum.

Elektromanyetik alan çok ilginç bir şeydir. Böyle ilginç bir şey sizi kız çocuğu sahibi yapabilir. Yeterince iyi kullanabilirseniz görünmez bile olabilirsiniz. Böyle bir şeyi neden istediğinizi söylerseniz size yardımcı olabilirim demek isterdim… ama olamam. Çünkü bununla ilgili en bilgili insanın artık bu dünyada olmadığını düşünüyorum.

Hayatım boyunca gitar çalamadım ama arada bir manyak gibi gitar çalabilmeyi istedim. Bu isteğin kaynaklandığı ya da doğurduğu hayal ürünü sahne ise hiç bir zaman çimenlerin üzerinde, klasik gitar gösterisi olmadı. Neden böyle olmadı bilmiyorum…

En komik espri hangisi acaba? Meraklanıyor insan. Acaba en komik espri beni nedensiz yere “kettle”a gülen adam kadar güldürebilir mi? Nedensiz yere gülmenin kendisi kadar komik olabilir mi? Sana sormuyorum, ama istersen düşün…

Mouse yapan zihniyeti merak ediyorum. Dünyanın en ilginç araçlarından biri gibi gelmiyor mu size? Bu sorunun cevabını “hayır” olarak veren binlerce insanın aklına neden böyle bir şey gelmediğini o kadar merak ediyorum ki, işte o yüzden mouse benim için daha çekici daha garip bir şey haline geliyor.

Eski bir araba istiyorum. Tamam daha açık konuşacağım, 68 model bir mustang fena olmaz. Dökme çelik, amerikan kasası… Biliyorum şimdi vık vık ve bık bık düşünceleri olan bir takım insanlar var bu araçlara karşı. Ama ben bunlardan istiyorum. Neden bunlardanistiyorum.com böyle bir şey satmıyor? Ben de bundan istiyorum işte. Öyle bir şeye isim koyarken, kendi algınla hareket edersen bir gün biri gelir böyle bir şey sorar işte. Ayıp!

Bugünün işini yarına bırakma. Bunu söyleyen insanlar için biraz düşünceliyim. Bugün yapmadığın bir iş senin için başka bir günün işi olmuştur zaten. İşi o günün yapan bir son kullanma tarihi olsa bile o işi o gün yapmazsan artık başka bir günün işidir. Geç kaldığın bir işi yaptığın zaman bir iş yapmamış mı oluyorsun? Bu mudur? Bunu mu demek istiyorsunuz… Öyleyse ben yanlış anlamışım.

Merhaba, nasılsın?