Kapılar

Garip bir enerjinin dönüşmemiş son hali işte, seyahat ediyor hayatlar arasında... Ne aradığını bilmeden, sanki oradan geçermiş gibi araladığı kapılardan içeriye bakıyor. Gördüğü en kötü şeyin bile onun için henüz anlaşılmamış, merak uyandıran bir cazibesi olduğunun farkında olmadan ev sahipleri, buyur ediyorlar içeri... 

Aralanan her kapıdan farklı bir halde çıkıyor bu enerji, biraz daha dönüşüyor, biraz daha değişiyor... Yok olma pahasına kapıları aralamaya, içeriye bakıp ne olduğunu kavramaya çalışıyor. Her gün biraz daha tükenerek... Daha önceleri de çok yaklaştığını düşündüğü tükeniş hallerine inat...

Ne çok dahil oluyor, değişmez bir parça olmamak için; ne de çok ayrı kalıyor uzaktan iyi göremediği için... Kapıların sahiplerine bakıyor, sahiplerin sahip olduklarına... 

Seyahatleri sırasında görüyor iyiyi, kötüyü, acıyı, mutluluğu ve böyle adlandırılmış milyonlarcasını... Hiç birini anlamıyor oysa, her kapıda başka bir türüyle karşılaşmış çünkü. Hangisinin hangisi olduğundan bi' haber devam ediyor kapıları çalmaya, oradan geçermiş gibi yapmaya... Bu yüzden ürkek, bu yüzden yalnız ilerliyor sebebini kimseyle paylaşmadan... Bilmediğini düşünüyor sadece, bilmek istiyor sadece...

Oysa, bir kapısı olmadığı için herkesten iyi görüyor neler olduğunu... Bu nedenle, girdiği kapılarda ne çok sevdiriyor kendini, ne de nefret ettiriyor... Sadece o kapının arkasında duran kişinin, oraya ait olanların ne düşündüklerini, ne hissettiklerini anlamaya çalışıyor... Fark etmesinler istiyor, bu kadar yabancı olduğunu... Bu yüzden yaptıklarını, düşündüklerini saklamak istiyor. Olacaksa bir yardımı, elinden geleni yapıp, birinin "sen buradan değilsin" demesini beklemeden devam ediyor yolculuğuna...

Kapıların sahiplerinin, komşularıyla olan ilişkilerini anlamaya çalışıyor. Neden birbirlerine böyle davrandıklarını, neden bazılarının kapılarını başkalarına kapattığını düşünüyor. Bir şekilde araladığı kapılardan dışarıyı göstermeye çalışıyor... Başka kapıları...

Kapılardan giriyor, kapılardan çıkıyor... Kimi zaman kapılar hiç açılmıyor, kimi zaman kapı dışarı ediliyor. Tümünü anlamaya çalışıyor. Farkında olmadığı şey, kapıların arasında böylesine dolanan o kadar az şeyden biri olduğu...

Herkes, hayatlar arasında dolansın istiyor... Ama kolay değil, görülen onca şeyin yükü, bir yerden sonra kaldırılamaz oluyor kimi ruhlar ve sahip oldukları bedenler için... Bu dönüşmemiş, dönüşememiş enerji parçası da öyle işte. Bir gün dayanamayıp, girdiği kapıdan dışarı çıkamayacağı günü düşünüyor, düşlüyor. Yükünü nasıl taşıdığını anlamadan dolanmaya devam ediyor... Yükü büyümüyor, çünkü herkesin iyi olduğu yerde iyi olacağını düşünüyor... İşte bu yüzden topluyor yükleri ve sırtlanıp gidiyor başka bir kapıya... Yaşanması gereken yerin kapıların ardında değil, arasında olduğunu düşünüyor...

Hiç bir kapının sahibinin, o kapıdan çıktıktan sonra  "Tekrar gel, yine beklerim"  diye seslendiğini duymamış... Belki duyamadığı için devam etmiş yolculuğu, belki gerçekten diyen olmadığından anımsamıyor...

Şimdi tekrar koridorda dolanıyor...

Nereden mi biliyorum? O şeyi duyuyorum konuşurken, o farkında değil sanırım... Genelde koridorda dolanırken konuşmaz pek, sadece kapılara bakarak devam eder yolculuğuna... 

Onun yolculuğu, buranın molası oluyor...





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bence...